Bu yıl 3 bin kişinin katılımı ile gerçekleştirilen 20. Kalite Kongresi’nde aralarında Güler Sabancı, Bülent Eczacıbaşı, Ali Sabancı ve Serpil Timuray gibi isimlerin bulunduğu konuşmacılar kalitenin fark yaratmak ile ilişkisini anlattılar.
Kongrenin açılış konuşmasını yapan KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Doğan, KalDer’in yirmi yıllık bir geçmişin ardından bugün Türkiye’nin vizyonuna yön veren sivil toplum kuruluşlarından biri haline geldiğini söyledi.
“TÜRKİYE’NİN VİZYONUNA YÖN VERİYORUZ”
İki gün sürecek olan kongrenin açılışında konuşan KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Doğan, merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın 20 yıl önce 1. Kalite Kongresi açılışında yaptığı konuşmadan alıntı yaparak, “Kalite’nin gelişmesi için en verimli ortam serbest rekabet ortamıdır. Avrupa Birliği’ne tam üyelik niyetimizi ortaya koyduğumuzda, bu rekabet ortamında yarışmaya hazır olduğumuzu dünyaya ilan ettik” dedi. Bu cümlelerin bir taraftan KalDer‘in kuruluş nedenlerini açıklarken aynı zamanda, Türkiye’nin serbest piyasa ekonomisine geçiş sürecinin de yol haritasını ortaya koyduğunu ifade eden Hamdi Doğan, “KalDer yirmi yılık bir geçmişin ardından bugün Türkiye’nin vizyonuna yön veren sivil toplum kuruluşlarından biri olarak varlığını sürdürmektedir. Derneğin amacı sadece işletmelerin rekabet ortamına hazırlanması değildir. Türkiye’nin yaşam kalitesinin yükseltilmesine katkıda bulunmak amacını içeren bir zenginliği taşımaktadır” diye konuştu.
YENİLEŞİM ODAKLI BİR YAKLAŞIM
2011 Kalite Kongresi’nde ele alınacak “Fark Yaratmak” kavramının temelde yenileşim odaklı bir yaklaşım olduğunu vurgulayan Hamdi Doğan, “Gelişim sürecinde, büyümeye etkili ve çarpıcı katkılar yapacak bir faktördür. Fark yaratarak büyümeyi ve liderliği sürdürmek, günümüzde pek çok işletmenin vizyonlarına taşıdıkları bir kavram olmuştur. Fark yaratmak çoğu zaman yerleşik ve geleneklere bağlı işletmelerin daha zor başarabildikleri bir yöntem olarak görülmektedir. Kırılganlık noktalarında ise bir çıkış yolu olarak gündeme gelmektedir” diye konuştu.
Leave a Reply