21. Kalite Kongresi’nde Kamu ve iş dünyası Türkiye’nin geleceği için bir araya geldi.
KalDer tarafından düzenlenen ve Avrupa’nın en büyük kalite kongresi olma özelliğini taşıyan 21. Kalite Kongresi’nde aralarında TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, Yıldız Holding Global İnovasyon Grubu Başkanı Bilal Kaafarani, Kale Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young gibi konuşmacılar ‘Yaşanabilir Geleceği’ tartıştı
Türkiye Kalite Derneği (KalDer) tarafındanTürk Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) katkılarıyla düzenlenen 21. Kalite Kongresi bu yıl ‘Yaşanabilir Gelecek’ ana teması ile kamu, iş ve sanat dünyasının kanaat önderlerini İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde buluşturdu.
Türkiye’nin başta ekonomi olmak üzere, eğitim, sağlık, enerji gibi alanlarda geleceğinin tartışıldığı kongrede ilk gün Yıldız Holding Global İnovasyon Grubu Başkanı Bilal Kaafarani, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanı Hasan Çağıl, Kale Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young, Coca Cola Türkiye Kafkasya ve Ortadoğu Bölüm Başkanı Galya Frayman Molinastecrübelerini katılımcılarla paylaştı.
Kongrenin ikinci günü ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Silikon Vadisi’nin Aykırı Girişimcisi Andrew Keen,Socar Türkiye CEO’su Kenan Yavuz, Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, Varyap Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Varlıbaş ve Soyak Holding CEO’su Emre ÇamlıbelTürkiye’nin geleceğine yönelik fikir ve bakış açılarını katılımcılara aktardı.
Kongrenin açılış konuşmasını yapanKalDer Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Doğan,
‘’Yerel ekonomilerin gelişiminde rol alan yerel yönetimler, kalkınma ajansları ve üniversitelerde rekabetçi ve sürdürülebilir bir kalkınma anlayışının yaratılması gerekir’’ diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Bunun için başlatılan bölgesel yayılım sürecimiz hızla devam ediyor. Dört şubemizin yanı sıra sanayi ve ticaret merkezlerinde yayılım stratejimizin uzantısı olarak kurduğumuz temsilciliklerimizle yeni odaklar oluşturuyoruz. Kamuda kalite kavramın yerleşmesi için uzun yıllardır süren çabalarımızda bu yıl önemli iki gelişme yaşandı. Bunlardan biri; Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın EFQM modeli uygulamasına başlaması. Süreç AB fonları desteği ile bir yıldır sürdürülüyor. İkinci önemli gelişme ise; yeni kurulan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın başlangıçta EFQM Mükemmellik Modeli’ni benimseyerek yola çıkışıdır. Geride bırakılan 20 yılda 80 binin üzerinde kişiye Mükemmellik Modeli eğitimi verdik. Kongrelerimizde yaklaşık 45 bin kişi ile buluştuk. Başlattığımız Ulusal Kalite Hareketi’nde katılımcı kuruluş sayımız 500’e yaklaştı.”
Boyner, “Ekonomik büyümede insan unsuru göz ardı edilmemeli”
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner ise TÜSİAD olarak sürdürülebilir kalkınmayı önümüzdeki dönemin temel belirleyicisi ve öncelik alanımız olarak belirlediklerini söyleyerek, “Bu doğrultuda, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma vizyonu için “Vizyon 2050 Türkiye” raporunu hazırlayarak 2050 yılında sürdürülebilir bir Türkiye’ye ulaşmak amacıyla atılması gereken adımları tespit ettik ve izlenmesi gereken yol haritasını ortaya koyduk” dedi.
Boyner, dünyanın 17. büyük ekonomisi olmayı başaran Türkiye’nin söz konusu dönem içerisinde küresel ölçekte gösterdiği ekonomik başarıyı kalkınma süreçlerine yansıtabilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
”2011 yılı İnsani Gelişmişlik Endeksine göre Türkiye, 173 ülke arasında 92. sırada yer alıyor. En geç 2032’de G-7 ekonomilerini geride bırakacağı öngörülen ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu E-7 ülkeleri bu endekste en alt sıralarda yer almaktadır. Bugün ekonomilerinin yavaşlamasıyla eleştirilen birçok Avrupa ülkesi, ABD ve Kanada gibi ülkelerin insani gelişmişlik endeksinde ilk 10 sırada yer alması tek başına ekonomik büyümenin insani kalkınmayı sağlamadığını da gözler önüne seriyor. Türkiye’nin, 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında olma hedefini gerçekleştirirken insani gelişim gibi bileşenlerini göz ardı etmeden kalkınmamızı sürdürebilir kılmamız, bir başka deyişle yaşamın gereksinimleri, doğal kaynakların sürdürülebilirliği arasında bir denge kurmamız gerekiyor.”
Leave a Reply